1960’larda yaptığı Art Informal resimleriyle ün kazanan Endre Tót, 1970–1971 yıllarında resim yapmayı bırakmış ve kavramsal metin/gösterge-temelli eserler üretmeye başlamıştır. Hiçliği ve yokluğu Tót’un eserlerinin iki kutbu olarak konumlandıran bu “namevcut resimler” genellikle çizimlerden oluşur; bu yapıtların arasında ayrıca yerleştirmeler, aksiyonlar, film ve videoların yanı sıra telgraf, kartpostal ve afiş gibi geleneksel olmayan malzemelerin kullanıldığı eserler de yer alır. Kavramsal Sanat, Posta Sanatı ve Pul Sanatı’nın önde gelen temsilcilerinden biri olan Tót, kendi ifadesiyle, sanat pratiğini “Tamamıyla [TÓTally] resmi sanata karşıt” olarak yürütmeyi amaçlamıştır. Sanatçının devletin denetleme mekanizmalarını ve totalitarizmi konu edinen eserleri sansür, tecrit, iletişim ve mahremiyetle ilgili meseleleri ele alır.
Endre Tót’un "Adem ile Havva" ve "Adem Cennette, Havva’sız" başlıklı eserleri, Albrecht Dürer’in İncil’deki bu iki figürü tam ölçekli, ayakta ve çıplak olarak resmeden "Adem ile Havva" (1507) isimli iki panelli resminin birer yorumudur. Bu iki yapıt, Tót’un resmedilen konunun figüratif özelliklerini ortadan kaldırmak için faydalandığı kavramsal bir araç olan “silme” yöntemini kullanır. Her iki eserde de Tót iki çerçeve çizip eser bilgilerine tuval üzerinde metin olarak yer verir; Dürer’in orijinal kompozisyonuna ise tek bir gönderme bulunmaktadır. Bu resimsel unsur, geleneksel olarak her iki figürün de cinsel organlarını gizlemek için kullanılan (iyi ve kötünün bilgisini veren ağaçla ilişkilendirilen, İncil’de büyük öneme sahip bir motif olan) yapraktır. Dürer’in resmini boş bir beyaz tuval üzerinde yeni bir kavramsal çerçeve ve bağlama yerleştiren sanatçı, biri hariç tüm figüratif unsurların ötesine geçerek geriye bir boşluğu görselleştiren soyut ve çıplak bir yüzey bırakır. Geleneksel resmin alışılageldik yöntemlerinden uzaklaşan bu eserler, Tót’un resme bir yokluk ve yok oluş estetiğiyle geri dönmeyi başarabilmesini sağlayan "Absent Paintings" [Namevcut Resimler] serisi içerisinde yer alır. Aldatıcı başlıklar taşıyan bu iki eser de izleyiciye, insanlığın kovulduğu cennet bahçesinin yerleşik tasvirlerine aykırı düşecek şekilde cennetin yok-temsillerini sunar.
Visual arts ile ilgileniyor musunuz?
Size özel Culture Weekly ile yeni içeriklerden haberdar olun
Her şey hazır.
İlk Culture Weekly bülteniniz bu hafta gönderilecek.