Leylâ Gediz’in resimle olan ilişkisinde imgenin kendisinden ziyade düşüncesi öncelikli yer tutar. Süreci başlatan fikirler ve kavramlardır; bu fikir ve kavramlar, çoğu kez sanatçının kendi geçmişinden, çocukluktan, anılardan ya da onları bugüne çağıran nesnelerden yola çıkar. Resmin maddeselliği, zamanı ve yaşantımızdaki yerine dair sorularla ilgilenen Gediz, işlerini ürettiği ve gösterdiği mekânları kendi sanatsal sürecine dahil etmeyi, resme üçboyutlu mekân içinde beden kazandırmayı da sever.
"Pacman", Gediz’in resmin performatif yönüyle ilgilendiği, bir bakıma konusu resim olan resimler yaptığı öğrencilik yıllarına tarihlenir. 1980’li yılların ikonik bilgisayar oyunlarından "Pacman"in hayalet ve canavarlardan kaçarak önüne çıkan her şeyi yutmaya çalışan popüler anime figürü, Gediz’in resmine yerleşirken iyice soyutlaşır; karanlık ve tekinsiz bir imgeye dönüşür.