Fotoğraf, video, heykel ve yerleştirme gibi farklı mecralarla çalışan Gabriela Vanga, yapıtlarında mekân ve zaman kavramlarından yola çıkarak gerçekle kurmaca arasındaki sınırları araştırır. Elle tutulur ve gerçekliği su götürmez olandan ziyade gerçekdışının ve varlığı şüpheli olanın izini süren Vanga, eserlerine optik yanılsamaları da dahil eder.
Gabriela Vanga’nın "Hiç Tereddüt Etmeden" adlı yapıtı, insanın icat ettiği en kadim silahlardan birini oyun oynamanın renkli dünyasına çekerek etkisizleştirir. Lego parçalarıyla yapılmış bu ok ve yay her ne kadar zararsız gibi görünse de, insanlık tarihi boyunca şiddete ve savaşa duyulan eğilimin, çocukluktan itibaren nasıl normalleştirilip yaşantımıza kök salabildiğine işaret eder.