Yapıtlarında kurgu ile gerçek arasında gidip gelen yeniden canlandırmalara, kopyalamaya, sahnelemelere, farklı disiplinlerle işbirliklerine yer veren Aslı Çavuşoğlu, resmi söylem ve kabullere dayanan temsillerin görmezden geldiği, yok saydığı şeylere işaret eder. Sanatçının 2013 yılında Arter’de düzenlenen kişisel sergisi için gerçekleştirdiği "Taşlar Konuşuyor" adlı yerleştirme, Türkiye’de çeşitli kazı alanlarında bulunmuş 71 adet arkeolojik buluntudan yola çıkıyor. Bu parçalar “niteliksiz” ya da “eksik” diye nitelenmiş ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “etütlük eser” olarak sınıflandırılmışlar. Çavuşoğlu, seçtiği “etütlük eserler”in birer kopyasını ürettirip bu kopyaları “tümleyerek” oluşturduğu yerleştirmesinde arkeolojinin klasik yöntemlerinden yola çıksa da bu yöntemlere bağlı kalmıyor. Parçadan hareketle bütünün eskizini yapma yöntemini yeni çağrışım ve imgesel olanaklara açıyor; etütlük parçaları seramik, kauçuk, epoksi, pleksiglas, keçe, volkanik taş, deri ve sünger gibi farklı malzemelerden yapılmış, kendi tasarladığı yeni formlarla birleştiriyor. "Taşlar Konuşuyor", resmi tarih yazımının değersiz gördüğü arkeolojik buluntuların içerdiği potansiyellere işaret ederken tarihsel anlatı ve anlam üretme biçimlerini de sorguluyor.
"Saat Kaç?", sergiden görünüm, Arter, 2019.